Şaşırmamak lazım. Bilginin bu denli büyüdüğü, teknolojinin bu denli işlerimize nüfuz ettiği, iş yapma biçimlerimizin bu denli dönüştüğü dünyada en güçlü kaslarımızdan birisinin yenilikleri “öğrenmek” olması normal.

Ancak bu klasik öğrenmeden farklı bir kavram: “aktif” öğrenme. Aktif öğrenme, öğrencinin aktif olduğu öğrenme biçimi anlamına geliyor. Öğrenci, öğrenme stratejisini, öğreneceği konuları, öğreneceği kaynakları ve öğrenme biçimini kendisi belirliyor. Bir öğreten varsa da öğrenciye sadece bilgiye ulaşması için moderatörlük yapıyor.

Eksi nesiller için yöneticileri ve deneyimli iş arkadaşları, öğrenmek için değerli kaynaklardı. Gelişen teknolojiler, değişen iş kuralları herkes için yeni, herkes artık öğrenci…

Kendimizin “aktif” olduğu bir öğrenme moduna geçmemiz; diğer bir deyişle kendi kendimizin öğretmeni olmamız gerekiyor…