Çünkü paylaşmak istiyorum; en çok da başarısızlıklarımı…Çarptığım duvarlara başkaları da çarpmasın; benzer hataları başkaları da yapmasın diye, çıkardığım dersleri aktarmak istiyorum.
İş yaşamındaki başarıların, buzdağının sadece görünen kısmı olduğunu anlatmak istiyorum. Görünenin altında yatan, başarının diğer iki kardeşini vurgulamak istiyorum: “Başarısızlık” ve “Pes Etmeme”.
Kariyer yapmanın omuzlara takılan apoletlerden ibaret olmadığını hatırlatmak istiyorum. “Şef”, “Müdür”, Direktör” gibi omzumuza takılan unvanlar bize ait değiller; şirketlerin verdiği emanetler. Oraya o apoleti asanlar, hiç beklenmedik bir anda çekip koparabilirler. Üst noktalarda ışıltı ile oturanlar kadar oradan düşenlerin de hikâyelerinden bahsetmek istiyorum.
Kariyer koltuğu, aslında 3 bacaklı bir koltuk; “Yetkinliklerimiz”, “Başarı Hikayelerimiz”, “Bağlantı Ağımız (Network)”. Bunlardan herhangi birisi eksik veya kısa kalırsa o koltuk ayakta duramaz, yükselemez. Üstüne oturduğunuz koltuk dengeli ise, apoletlerin gelip sizi bulacağından bahsetmek istiyorum.
Her insan başarmak ister, başarılı olmak ister; doğamızda var bu. Ama mutluluk getirmiyorsa başarı, başarı mıdır? İş yaşamında elde etmek için kilitlendiğimiz, büyük emekler verdiğimiz, uğruna insanları kırdığımız başarı tanımlarını sorgulatmak, birlikte sorgulamak istiyorum.
Başkalarının üstüne basmadan, etik kuralları yok saymadan, rakiplerinde dahi saygı uyandırarak basamakları çıkmanın yollarını örnekleriyle anlatmak istiyorum.
Sınırların zihinlerde olduğunu göstermeyi hedefliyorum. “Çok, “Akıllı” ve “Sürekli” çalışarak zor işlerin dahi nasıl üstesinden gelinebileceğini; “Taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir”, sözünün haklılığını; bunları yapabildiğinizde “Fobi”nizin “Hobi”ye dahi dönüşebileceğini göstermek istiyorum.
Bütün bunları yapmak istiyorum çünkü:
Birçok sorun ile baş etmeye çalıştığımız günümüzde iş yaşamında huzurumuz yoksa, mutlu bir özel yaşamdan söz etmek mümkün değil. Çalışma ortamlarımızı daha “Huzurlu” ve “Verimli” kılmamız mümkün; mutlu bir topluma gidebilmenin şartlarından birisi de bu.
Karanlığa söyleneceğime, aydınlık için bir mum da ben yakmak istiyorum.(*)
İnan Acılıoğlu
(*) Konfüçyus'ün ''Karanlığa küfredeceğine, bir mum yak.'' sözünden alıntıdır.
Bu konuya henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yaz...